BAĞIMLILIKLA MÜCADELEDE MINDFULNESS TEMELLİ MÜDAHALELER
Bağımlılık, alışılmış veya tekrarlanan davranışlarla karakterize edilir ve insanlarda oldukça yaygındır. İnsanlar günlük hayatlarını sürdürürken bağımlılık yaşayan birine kolaylıkla rastlayabilirler. Teknolojinin ilerlemesi ve modern toplumun kolay tatmin yollarını teşvik etmesi nedeniyle madde, kumar ve oyun bağımlılıkları artık olağan durumlar olarak kabul görmektedir. Ancak bu bağımlılıkların kişinin kendi hayatını ve çevresini tehlikeye atmadan durdurulması gerekir. Aktif şekilde anda olmayı amaçlayan mindfulness temelli müdahaleler yoluyla daha düşük bağımlılık oranları ve daha iyi yaşam kalitesi elde edilebilir.
Mindfulness, mevcut andan kaçınmak için duyulan kompulsif istek olan bağımlılığın aksine, anı olduğu gibi kucaklamak anlamına gelir (Larimer, Palmer & Marlatt, 1999). Mindfulness meditasyonu ile kişi, rahatsız edici olsun ya da olmasın her türlü dikkat dağıtıcı duygu ve düşünceyi kabul eder. Appel ve arkadaşları (2009), mindfulness meditasyonunu nefese veya fiziksel duyumlara odaklanmayı içeren “rahatlama” meditasyonlarından ayırır. Mindfulness temelli müdahaleler, genellikle sekiz haftaya yayılan haftalık oturumlar, ev için egzersizler, günlük uygulamalar vb. içerir (Gordon ve diğerleri, 2014).
Mindfulness üzerine yapılan araştırmalar onun beyinde gelişmiş öğrenme ve hafıza kapasitesi, kendi kendini düzenleme etkisi ve daha yüksek iç algısal farkındalık ile bağlantılı nöroplastik değişiklikler deneyimlemesine neden olabileceğini göstermiştir (Gordon ve diğerleri, 2016). Ayrıca, Gordon ve arkadaşlarına (2016) göre mindfulness, yalnızlık duygularına veya yaşamın zorlukları karşısında bunalmış hissetmeye karşı koruyucu bir bariyer görevi gören maneviyatı güçlendirebilir. Mindfulness uygulayıcıları bilişsel, duygusal ve duyusal süreçleri aktif olarak gözlemleyerek varoluşun geçici doğası hakkında daha büyük bir farkındalığa sahip olurlar. Bu anlayış insanlara, koşullara, nesnelere, kavramlara ve dolayısıyla tüm bağımlılıklara bağlılığın azalmasına yol açar. Ayrıca mindfulness müdahaleleri bağımlılığa eşlik edebilecek stres, kaygı ve depresyon düzeylerinin düşmesi ile de ilişkilendirilebilir.
Mindfulness temelli müdahaleler yardımıyla bağımlılıklar ve bağımlılıklarla ilişkilendirilen stres, kaygı ve yalnızlık gibi durumları azaltabilir ve bağımlı kişi daha kaliteli bir yaşam sürdürebilir. Ancak, mindfulness temelli müdahaleler bağımlılığın tedavisi için yeni uygulanmaya başlanan yöntemler arasındadır. Bundan dolayı çeşitli zayıflıkları vardır. Tedavinin süresinin sekiz hafta kadar kısa bir süre olması ve tedavinin etkilerinin uzun vadede devam edip etmeyeceğinin herhangi bir takip değerlendirmesi olmadığı için belirlenemez olması bu zayıflıklardan bazılarıdır. Bunlardan dolayı mindfulness terapileri genelde bir terapi yöntemine eşlikçi olarak kullanılmaktadır. Ancak disiplindeki yeni çalışmalar eninde sonunda mindfulness terapilerinin tek başına etkili olacak şekilde gelişmesine yol açacaktır. O zamana kadar diğer terapi biçimleriyle beraber uygulanmaya devam edecektir.
Appel, J. & Appel, D. K. (2009). Mindfulness: implications for substance abuse and addiction. International Journal of Mental Health and Addiction, 7, 506-512. https://doi.org/10.1007/s11469-009-9199-z
Gordon, W. V., Griffiths, M. D. & Shonin, E. (2014). Mindfulness as a treatment for behavioural addiction. Journal of Addiction Research & Therapy, 5(1). http://dx.doi.org/10.4172/2155-6105.1000e122
Gordon, W. V. & Shonin, E. (2016). The mechanisms of mindfulness in the treatment of mental illness and addiction. International Journal of Mental Health and Addiction, 14, 844-849. https://doi.org/10.1007/s11469-016-9653-7
Larimer, M. E., Palmer, R. S., & Marlatt, G. A. (1999). Relapse prevention: an overview of Marlatt’s cognitive-behavioral model. Alcohol Research and Health, 23(2), 151–160.
Tepki Ekle